Gönüllü Etkileşim Dayanışma Projesi
2014-2015 yılları arasında Ankara Otizimli Bireyler Derneği’nin 2008 yılından beri yürüttüğü GED (Gönüllü Etkileşim Dayanışma) Projesinde bulundum. Sizlere, projenin benim bulunduğum esnadaki içeriğinden ve benim deneyimlerimden bahsetmek isterim. Projenin üzerine sayfa linkini bıraktım ayrıntılı bilgi edinmek isteyen veya gönüllü olmak isteyenler oradan ulaşabilirler.
Projede gönüllü olmak için belirli bir bölümü okuyor olma şartı yok. Eğitim öğretim yılının başlaması ile beraber proje de faaliyete geçiyor ve yine paralel olarak bitmesi ile sonlanıyor. Projeye seçildikten sonra gönüllüleri projeye hazırlamak için eğitim veriliyor. Benim eğitim aldığım sene; özel eğitim öğretmeni, psikolog ve proje sorumlusu olmak üzere 3 farklı eğitimci vardı. Bizlere otizmin doğası, otizmli bireylerle nasıl iletişim kurulacağı, yaşayabileceğimiz kriz anlarında neler yapabileceğimiz, aktiviteleri tasarlarken dikkat etmemiz gereken hususlar hakkında eğitimler verildi. Bu eğitimlerde projenin amacı, içeriği, haklarımız gibi ayrıntılı bilgilerin yanı sıra bizim aklımıza takılan soruların da ayrıntılı bir şekilde konuşulduğu keyifli bir ortamdı. Eğitimden sonra ikişerli gruplar halinde 1 yıl boyunca ilgileneceğimiz otistik bireylerin iletişim bilgileri bizimle paylaşıldı.2 kişilik gruplar halinde dağılacağımız belirtilmişti ama katılan gönüllü sayısı ve dernek üyesi bireyler sayısını dengelemek gerektiği için ben projemde tek kişi olarak görevlendirildim.
Proje boyunca haftasonları en az 2 saat olmak üzere, eşleştiğim otistik bireyin evine gittim. Kendisi lise sınavına girecek bir pekiştirme öğrencisiydi. Spora ilgisi vardı ve iletişim kurma konusunda çok sorun yaşamıyorduk. 1 yıllık süre zarfında, okuldaki sınıf arkadaşları ile sosyalleşmesi, dersler konusunda çok geri kalmaması ve hayatın içindeki sorumluluklarını olabildiğince yerine getirebilmesi için çeşitli etkinlikler gerçekleştirdik. Para kullanımı, market alışverişi gibi konular üzerine çalışmamız gerektiğinde, mahallelerindeki kafelerde ve alışveriş gerektiren ortamlarda beraber alış-verişimizi yapıp, vakit geçirdiğimiz zamanlar da oluyordu. Evde konuşma iletişim pratikleri yaptığımız zamanlar da oluyordu. Projenin içeriği size, otistik bireyin ilgi alanına ve ailesinin talebine göre şekilleniyor. Öğrencim spora, özellikle voleybola çok ilgiliydi ve yaşının, ergenliğe giriş sürecinin getirmiş olduğu hareketliliği vardı. Bu yüzden geçirdiğimiz vakitlerde, spor ile eğitimi karıştırarak vermeye özen gösterdim. Böylelikle hem eğleniyor hem de daha rahat gelişme kaydediyordu. Örneğin, o hafta renkler üzerine ya da toplama işlemi üzerine yoğunlaşacaksak, bunu spor ile karıştırıyordum. Masa tenisi oynarken skor hesaplamaları yaptırıp, voleybol oynarken tıpkı bizlerin de çocukken oynadığı renkli istop oyunun benzerini- uyarlanmışını gerçekleştirdik.
Otistik bireyler ile çalışırken, onları anlamak ve ilgi alanlarına yönelik etkinlikler geliştirmek çok önemli. Bu sebeple projenin ilk haftalarını, bireyi anlamaya ayırıp daha sonrasında aktiviteler tasarlamak işlerinizi kolaylaştıracaktır. Kendinize varmak istediğiniz nokta belirleyin ve gerekirse her hafta aynı aktiviteyi yaparak bu hedefinize ulaşın. Gördüğünüz gelişim hem sizi, hem otistik bireyi hem de ailesini çok mutlu edecektir.